Doğa ozanı Goethe çiçeklerin yaprak sürgünlerinin biçim değiştirmesinden olduğunu açıklayan bir botanik bilim insanı idi.
Botanik Öğrenimimin Hikayesi başlıklı yazısında “ yazık ki ben az çok ozan olarak tanınıyorum ama benim doğa bilimleri öğrenim ve incelemeleri için ne kadar çalıştığımı bilen pek az “ diye yakınır.
Alpler’de bizim dağlarımızda olduğu gibi yaylalar vardır, hayvancılık yapılır. Alp çayırlarında yayılan hayvanlar düzensiz otlatılmaz. Sahipsiz, bakımsız, mera yoktur oralarda. Özel kişilerin olmayan meralar milletin malıdır. Milletin malı deniz değil, azizdir. Yurtlarının, dağlarının süsü, ziyneti olan o çiçekleri koparmak da kimsenin aklına gelmez. Zaten onların çoğu, doğa koruma kanunları sayesinde, türlerini sürdürürler. Almanlar ve Alp dağları civarında yaşıyan insanlar çiçekleri görmek, kokularını içlerine çekmek için dağ gezileri yapar, kamp hayatı yaşar, doğa ile iç içe yaşarsan doğaya ait hissetmen kolaydır, kendini.
Bilimsel araştırmalarının yanı sıra botanik bilimini halkımıza tanıtmakta öncülük yapan doğa aşığı, Prof. Hikmet Birand’ın Alıç Ağacı ile Sohbetler kitabından alıntı yaptım, bu egünceme başlarken. Doğa dostu olanların baş ucu kitabıdır. Goethe gibi doğa ozanları aşılar, doğa sevgisini topluma.
Neredeyse yarım yüzyıl önce Ankara’da Dikmen sırtlarında yalnız bir alıç ağacı ile bilge ruhlu bir üniversite hocası sohbet etmeye başlar. Tüm bu sohbeti o anların tanığı Prof.Dr. Hikmet Birand “Alıç Ağacı ile Sohbetler” adıyla kitaplaştırmıştır. Okurken doğadan nasıl kopartıldığına şaşıyor, insan. Doğayı okuma kitabı olarak tüm ekolojik okur yazarlar eline almalı, belki birileri sesli kitap yapar, YouTube videosu çeker, podcast yayınlar, alıç ağacı ile sohbetlere tüm çevreciler, iklim aktivistleri, yeşil dönüşümcüler sanal dünyada bir şekilde katılabilir mi diye egüncemi yazdım. Bitki sosyolojisi bilim dalı kurucusu prof.dr. Hikmet Birand’ın bu kitabı yok olan doğamızın sesidir.
Alıç Ağacı’na göre “bu sohbetleri okuyanlar Anadolu’yu gezerken bakıp geçtikleri, görmeden geçtikleri manzaraları artık başka bir gözle gözetleyecekler; gördükleri her otun, her çalı ve tek ağacın, taşın toprağın, anlattıklarına kulak verecekler ve onlara karşı davranışlarına herhalde bir çekidüzen vereceklerdir.”
Cahit Günaydın (consulturk@gmail.com)16.06.2023